-
1 savaş gemisi
Kriegsschiff nt -
2 savaş gemisi
n. warship, battleship--------savaş gemisi (küçük)n. gunboat* * *1. warship 2. battleship 3. man of war -
3 savaş gemisi
хәрби көймә -
4 savaş gemisi
cengkeştî -
5 savaş\ gemisi
вое́нный кора́бль -
6 savaş gemisi
battleship, warship -
7 savaş gemisi filikası
n. launch -
8 savaş gemisi güvenliği
n. master at arms -
9 balıkçı gemisi süsü verilmiş savaş gemisi
n. Q boat, Q shipTurkish-English dictionary > balıkçı gemisi süsü verilmiş savaş gemisi
-
10 denizaltılara karşı silahlı savaş gemisi
n. corvetteTurkish-English dictionary > denizaltılara karşı silahlı savaş gemisi
-
11 düşman ticaret gemilerine saldıran savaş gemisi
n. raiderTurkish-English dictionary > düşman ticaret gemilerine saldıran savaş gemisi
-
12 eski savaş gemisi
n. man of war -
13 hızlı savaş gemisi
n. cruiser -
14 sivil görünümlü savaş gemisi
n. Q ship, Q boat -
15 yelkenli üç direkli savaş gemisi
n. frigateTurkish-English dictionary > yelkenli üç direkli savaş gemisi
-
16 gemi
кора́бль (м) су́дно (с)* * *су́дно, кора́бльgemi donatmak — оснаща́ть / вооружа́ть су́дно
gemi kiralamak — фрахтова́ть су́дно
gemi mürettebatı / tayfası — экипа́ж су́дна
amiral gemisi — фла́гманский кора́бль
ana gemi — плаву́чая ба́за
arama tarama gemisi — ми́нный тра́льщик
balina gemisi — китобо́йное су́дно
bandıralı gemi — су́дно под чьим-л. фла́гом
buzkıran gemi — ледоко́л
denizaltı gemisi — подво́дная ло́дка
devriye gemisi — патру́льное су́дно
petrol gemisi — нефтеналивно́е су́дно
savaş gemisi — вое́нный кора́бль
soğuk depo gemisi — рефрижера́торное су́дно
tüccar gemisi — торго́вое су́дно
yolcu gemisi — пассажи́рское су́дно
yük gemisi — грузово́е су́дно
••- gemisini yürütmekgemisini kurtaran kaptan — погов. капита́н, спа́сший свой кора́бль ( похвала)
-
17 denizaltı
غواصة [غَوَّاصَة] -
18 destroyer
مدمرة [مُدَمِّرَة]Anlamı: yüksek hızlı savaş gemisi -
19 kruvazör
طرادة [طَرَّادَة] -
20 muhrip
مدمرة [مُدَمِّرَة]Anlamı: küçük, hızlı giden savaş gemisi
- 1
- 2
См. также в других словарях:
savaş gemisi — is., ask. Özel ve büyük ateş gücüne sahip, korunmak için zırhla kaplanmış gemi … Çağatay Osmanlı Sözlük
savaş — is., ask. 1) Devletlerin diplomatik ilişkilerini keserek giriştikleri silahlı mücadele, harp, cenk 2) Uğraşma, kavga, mücadele 3) Hayvanların birbirleriyle yaptığı mücadele Kartallarla leyleklerin savaşı. 4) Bir şeyi ortadan kaldırmak, yok etmek… … Çağatay Osmanlı Sözlük
hastane gemisi — is., den. Savaş, afet vb. durumlarda hasta bakımı için ayrılan özel donanımlı gemi … Çağatay Osmanlı Sözlük
sancak gemisi — is., den. 1) Savaş gemileri filosunda, filotillasında komutanın içinde bulunduğu gemi 2) Bir armatöre veya ülkeye ait ticari gemilerin arasında bulunan en iyi ve önemli gemi … Çağatay Osmanlı Sözlük
gemi — is., den. Su üstünde yüzen, insan ve yük taşımaya yarayan büyük taşıt, sefine Yük gemisi. Savaş gemisi. Birleşik Sözler gemi adamı gemi aslanı gemi bozma gemi çıkışı gemi enkazı … Çağatay Osmanlı Sözlük
barça — is., den., esk., İt. barza 1) Orta Çağda kullanılan kürekli ve yelkenli taşıma gemisi 2) Kalyon türünden küçük savaş gemisi … Çağatay Osmanlı Sözlük
Milgem class corvette — F 511 TCG Heybeliada, the lead ship of the MİLGEM project, at the Istanbul Naval Shipyard Command on 15 September 2008. Class overview Name: MİLGEM Builders … Wikipedia
baştarda — is., den., tar., İt. bastarda Osmanlı donanmasında yer alan kadırga cinsinden bir tür savaş gemisi … Çağatay Osmanlı Sözlük
fırkata — is., den., esk., İt. fregata 10 15 çift kürekli, hızlı, eski bir savaş gemisi … Çağatay Osmanlı Sözlük
fırkateyn — is., den., esk., Ar. firkateyn Üç direkli, bir tür yelkenli savaş gemisi … Çağatay Osmanlı Sözlük
gulet — is., den., Fr. goélette İki direkli, yelkenli savaş gemisi … Çağatay Osmanlı Sözlük